Bize Potato Head ailesinden biraz bahseder misiniz; Jason Gunawan ile nasıl bir araya geldiniz?

2009’da bu işe başladığımda insanların arzularına yönelik eğlenceli şeyler yapıyordum. Eşim Sandra, Jakarta’dan gastronomi okulundan döndüktan sonra bir restoran açmaya karar verdik. Jason ile o ana kadar zaten çağdaş Endonezya sanatını odağına alan bir galeri işletiyorduk. Bir şekilde Sandra’nın restoran açma fikrine onu da ikna ettim.

Potato Head ismi nereden geliyor?

O dönemler Jakarta’da herkes restoranlarına high-end restoranlara yakışır, süslü isimler veriyordu. Biz de tüm bunların aksine; lüks ve elegantlıkla alakası olmayan bir isim bulmaya karar verdik. Potato Head’in komik ve eğlenceli bir isim olabileceğini düşündük, duyanı yakalayabilen… Markanın bu kadar büyüyebileceğini ise çok tahmin etmiyorduk.

Peki daha önce bir galeri sahibi olmak ve çağdaş Endonezya sanatı ile ilgilenmek bugün işlerinize nasıl yansıyor?

Aslında bugün hala çağdaş Endozneyalı sanatçıları destekliyorum; sadece bunu galeride yapmıyorum. Konaklama sektörünü adaların güçlü zanaat ve sanat tarihini yansıtmak adına bir araç olarak kullanıyorum.

Sanatçıları işletmelerin ile desteklediğinizden bahsettin; biraz açabilir misin?

Aslında pek çok farklı yolu var; örneğin Kaum Bali’den içeri girdiğinizde Yogyakartalı çağdaş sanatçı Jompet Kuswidananto’nun heykelleriyle karşılaşıyorsunuz; hemen Torajalı sanatçıların el oyması çinileriyle kaplı duvarının karşısında. Geçen sene “Indonesia Now” adlı küçük bir sergi açmıştık; ev dekorasyonundan, fotoğrafe ve modaya pek çok farklı alanda bölgenin sanatçılarına yer vermiştik. Aynı zamanda lokal müzisyenlere de destek veriyoruz; gamelan gruplarından DJ’lere grubumuzda her zaman lokal sanatçılar sahne alıyor.

Katamama’da yapmaya çalıştığımız şey Endoznezya zanaatlerine dikkat çekmekti; bunun için atölyeler ve semineler düzenliyoruz. Djamu yapımı ya da kolye yapımı gibi… Lokal mimar Andra Matin elinden çıkan binanın gördüğü ilgi lokal sanatçıların işlerinin de sergilenmesi için bir zemin oluşturuyor; elde yapılmış 1.8 milyon tuğla, elde boyama halılar.

Hong Kong’ta, Singapore’da ve Bali’de restoranlarınız, otelleriniz ve beach club’larınız var. Endonezyalı bir marka olarak kültürünüzü dünyaya tanıtma gibi bir misyonunuz var mı?

Evet, Hong Kong, Singapore ve Jakarta’da konsept barlarımız ve restoranlarımız var. Fakat şuanda odağımızda Bali bulunuyor; burada Endonezya’nın ilk kreatif köyünü kurmayı hedefliyoruz: Desa Potato Head. Proje halihazırda OMA tarafından tasarlanmış, deniz kenarı otelimizin tesislerinden faydalanacak; çatı katı sanat parkı ve komünite etkinlik alanları bunlardan bazıları. Yapı Desa’nın “Good Times, Do Good” inancının bir yansıması olarak tasarlandı; sıfır atık felsefesini benimsedik; fakat bu buraya gelen ve tatil yapan ziyaretçilerin keyfinden asla bir şey eksiltmeyecek.

Röportaj ELİF BAYRAM

Curated No.6'yı satın almak için tıklayın.